BİZİ TAKİP EDİN
İSTANBUL, TURKEY
16 ARALIK 2007 / 15:10

Nilay Tezsay

Sevgili Yedikule Dostları ,

Şahane bir sesten , şahane bir şarkı dinlemek ve hepimizin içini yakan bu AV gerçeğine hepimiz adına bir kez daha DUR diyen Veteriner Hekim Dostumuz Nilay Tezsay'ın " YAVRUMU VER AVCI " şarkısını sizlerle paylaşmak istedik.

Kendisine merak ettiklerimizi sizler için sorduk. Tavsiyemiz önce şarkıyı dinleyin sonra hikayesini okuyun... Yavrumu Ver Avcı→

Tüm canlılara ölümsüz , saygı dolu bir yaşam diliyoruz...

Saygılarımızla

Tolga ÖZTORUN
Yedikule Hayvan Barınağı
Gönüllü Muhabiri

→ Nilay Tezsay kimdir ?

1980 Frankfurt doğumlu, eğitim hayatı boyunca korolarda ve müzik gruplarında yer alan, su anda veteriner fakültesinin son sınıf öğrencisi olan, bir çoğumuz gibi 2 eli ve 2 ayağı olan 75 kg ağırlığında bir insandır. Geleceğin müzisyeni ve vahşi yaşam veterineri olarak büyük bir ekiple beraber Türkiye'de bir çok canı kurtarmak istemektedir.

Vahşi Yaşam Veterineri bizim sık duymadığımız bir kavram. Nedir bildiğimiz veteriner hekimden farkınız ?
Ülkemizde vahşi yaşamın hasta hayvancıklarıyla alakalı bir uzmanlık veren fakülte bulunmamaktadır , fakat bir çok ülkede veteriner hekimliğe verilen değere paralel olarak bu alanda yetişen kişilerin sayısı çoktur. Coğrafi konum açısından doğası çok değerli olan ülkemizde pek bilinmese de 456 tür kuş ve 170 tür memeli hayvan bulunmakta ve ülkemizdeki 27 veteriner fakültesi sadece kedi, köpek ve çiftlik hayvanları hakkındaki eğitimi vermektedir. Yani siz bir ormana, koruluğa doğru yürüyüşe çıktığınızda yere düşen bir baykuş yavrusunu bir veteriner hekime götürmeniz gerektiğinde bizim gibi bu işe gönlünü vererek vahşi hayvanları tanımış hekimlere teslim etmeniz gerekmektedir. Diğer meslektaşlarımızda eminim ki ellerinden geleni yaparlar ama hatırlatmalıyım ki vahşi hayvanlar çok hızlı hastalanır ve ölebilir. Diğer bir farkımız ise biz hayvanları Doğa ve Çevre Koruma İl Müdürlüğünü'n yetkisiyle kişiden teslim alarak ücretsiz olarak tedavisini yapmaktayız. Yani bu alanda çalışacaklar para kazanamayacaklarını bilmeliler:) Hali hazırda İstanbul'da Prof. Dr. Serhat Özsoy, Bursa'da Prof. Dr. Nilüfer Aytuğ, Dr. Hüseyin Cihan, bu konuda uzman isimlerdir.

" Yavrumu ver avcı " şarkısı nasıl oluştu ? Bunu bizimle paylaşırmısınız ?

Fakültede 4 senelik geçmişi olan bir öğrenci kulübümüzle Vahşi Yaşamı Araştırma ve Koruma Kulübü olarak bir çok hayvanı tedavi ettik. Bu esnada ölümlerden ve avcılardan çok etkileniyordum. 2 sene önce hayvanlar için parçalar yapmaya başladım, aslında ilk parça "Göç Yolu İstanbul" fakat bu parçayı ifade olarak çok beğenmemiştim ve tam 1 ay sonrası "Yavrumu ver Avcı" parçası yağmurlu bir günde ölen bir kuşun ardından geliverdi aklıma. Aslında şarkıyı sanki ben yazmadım, hani ilham perisi derler ya, durmadan sözleri yazdım. Bittiğinde bu parçayı arkadaşım Ayşegül KARAAHMETOGLU 'e çaldım ve o güzel sesiyle vokal yapmasını rica ettim, önce Radyo Şahin'de VeterinerHekiminSesi programında kayıtlara geçtik. Fakültemizin Bilimsel Araştırma Kongresi'nde fonda öldürülen hayvanların resimleriyle şarkıyı söyledik. Bu şekilde parçada ben kanadını isteyen kuş, o da kürkünü isteyen bir can ve sonra hep birlikte Kanada'nın yavru foklarını geri isteyen anneler olduk. İnternette bir yarışmaya girme hevesiyle parçayı bilgisayarda bir müzisyen arkadaşımızın yardımıyla kaydettik ama yarışmaya geç kaldık. Umudu kestik derken internete koyduğum parça çok sevdiğimiz arkadaşımız Kebire Hanım'ın sayesinde dinlenmeye başladı.
Kimbilir belki bir kaç şarkı daha yapar bir albüm oluşturursunuz bu konuda fikirler varmı aklınızda ?

İnanmayacaksınız ama bugün bir parça daha yaptım, yine ilham perisi ziyaret etti. Hep Ayşegül'le bunun hayalini kurduk, bir çok parça yapıp, albüm satışından sağlanan gelirle de İstanbul'un Yaban Hayat Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi'ni kurmak istiyoruz. Biz para kazanıp kendimiz için yaşamaktansa bu hayvanları iyileştirip salmanın mutluluğu ile hayata devam etmek istiyoruz. Lakin ne mesleğimizde ne de müzik piyasasında para kazanmak kolay. Sponsor lazım, biz parçayı üretiyoruz ama destekçimiz yoksa parça olduğu yerde duruyor. Aslında asıl amaç bu parçaların acı çeken binlerce hayvana adına dünyada yankılanması ve insanların daha duyarlı hale getirilebilmesi.

Bu şarkı ile yurtdışında biz hayvanseverlerin sesini duyurabilirsiniz umuyoruz ki. Yutdışı ile bağlantılı çalışmalarınız var mı ?

Tabi ki... Ben Erasmus öğrenci değişim programıyla Viyana'dayken pansiyon arkadaşlarımdan biri İranlı bir gitaristti ve biz onunla orada 2 parça ürettik ve o çalacak ve kayıt edeceğiz diye ben "Yavrumu Ver Avcı" parçasını ingilizceye çevirdim ve malesef kayıt edemedik. Yurt dışında daha duyarlı herkes ve alışveriş merkezlerinin civarında bir çok stand kurabiliyorlar, gösterim yapabiliyorlar. Şimdi Şeref Alpago ile ingilizcesini kaydedip PETA'ya göndermek arzusundayız. Bu sayede bu sözleri duyacak bir çok kulak yokoluşu bir nebze daha hatırlayacak.

" Yavrumu Ver Avcı "

Kanadımı ver avcı
Uçamam ben
Bu ölumler senin elinden
Son nefesle kanatsız uçurdun göklere
Hesap sorarım belki Dünya'da değil ahirette

Kürkümü ver avcı
Üşürüm ben
Vurdun bana ben aci icinde
Sosyete vizon tilki kürk mü istemiş
Kumaşlar mı tükenmiş öldürmek mi zevkmiş

Yavrumu ver avcı
Biterim ben
Düşün bir ben bir tükensem
Neyi daha oldureceksin ?
Neyi daha oldureceksin ?
Dünya ne sana ne bana kalmaz...

Konuğumuz: Çiçek Dilligil
Muhabirimiz: Tolga Öztorun

01/11/2006