BİZİ TAKİP EDİN
İSTANBUL, TURKEY
13 NİSAN 2010 / 01:21

Haydi bir şans verin!



leydi Bir bakışın, ufacık bir dokunuşun  kader değiştirdiğine şahit oldunuz mu siz hiç?

–Olmadınız mı? Hadi deneyelim o zaman…

İlk olarak önyargılarımızdan sıyrılalım.Beyaz olsun,cins olsun ,yavru olsun…Sipariş vermekten vazgeçelim olmaz mı?Damak tadımızı yada göz zevkimizi doyurmuyoruz ki biz.Sevginizi paylaşmak mı onlara kucak açma sebebimiz; yoksa süslü püslü bir çantaya sahip olur gibi midir onları sahiplenişiniz? Sadece çok fazla yakışıklı ve güzel gözlere sahip diye mi; bir aksesuar gibi Sibirya kurtlarını sahiplenişiniz mesela; sıcak ülke şartlarında; yaşaması gereken ömürden çok daha kısa süre yaşayacağını bile bile!.. Ya da sadece çok güzel tüylere sahip olduğu için midir; saldırı içgüdüsünden yoksun golden yavrularını…Aslında sahiplenmeye gittiğinizi düşünüyorsunuz ama; yanılıyorsunuz.Çünkü sahiplenilen aslında ‘SİZ’ oluyorsunuz… Sizin onu seçmeniz de önemli değil, size güvenmediyse içlerinden biri; sizin olmayacaktır asla.Aranızda bir etkileşim olmadıysa üzgünüm ama onu seçmeniz hiçbir işe yaramayacaktır… Karşınıza dikilip,gözünüzün içine baktığı an;içinizde bir kıpırtı olduysa , onun o bakışında kendinizden bir parça bulduysanız, işte aradığınızı bulmuşsunuzdur.Daha doğrusu gelip o sizi bulmuştur; hiçbir insandan göremeyeceğiniz yüksek sadakatini sizinle paylaşmaya hazırdır artık! Şimdi ancak onun mutlak sahibi sizsinizdir.Kafanızı nereye çevirirseniz çevirin , kime; neye bakarsanız bakın artık aklınız hep onda kalacak, içinize yerleşecek O’nun büyük sevgisi; büyülendiniz bir kere..

Yaşlı olması,felçli olması,kör yada sağır olması onlara bir şans vermeye engel olmamalı…Söylesenize hangimizin kusurları yok; yada olmayacağına garanti verebilen var mı içinizde? Hangimiz dört dörtlük niteliğindeyiz?

15 yaşında ki  bir prenses tarafından sahip seçilmenin verdiği mutlulukla yaşıyorum son 1 senemi ben.. Birlikte geçireceğimiz zamanın çok kısıtlı olduğu biliyorum, belki de son günlerimiz; ama biliyorum ki, bir melek olma zamanı geldiğinde onun için; mutlu bir şekilde melek olup ayrılacak aramızdan. Şu an, son günlerinde sıcacık bir yuvası ve onun seven bir ailesi var…İkinci baharını hak ettiği şekilde yaşıyor.Üstelik yalnız da değil artık; ailemize yeni katılan, onun gibi yaşlı iki arkadaşı ile yatağını paylaşıyor… Biri kör, diğeri ise sağır… Ama bu arkadaşlıklarına engel değil! Üç moruk güneşin,toprağın ve en önemlisi huzurun tadını geç de olsa doyasıya çıkarıyorlar… Onların bu huzurlu hallerini seyretmek, keyiflerin en güzeli benim için!

Hadi şimdi sıra sizde.Zor değil!!! Yargılarınızdan sıyrılıp,gelin.Seçmeye değil,seçilmeye gelin.Huzur vermeye, mutlu etmeye, kaderlerini değiştirmeye,onlara şans vermeye, şansları olmaya gelin… Onlara olan sevginizi; hiçbir zaman boşa çıkarmayacaklar! 
 
leydi-cafo 

                                                                                      YASEMİN BOYLU…